Rojbin Deniz Özyürek Söyleşisi

12.02.2025

Uyurgezer (Daydream) / İnteraktif Yerleştirme


Seni biraz tanıyabilir miyiz? Rojbin Deniz Özyürek kimdir? Bu aralar neler yapıyorsun?


İzmir’de yaşıyor ve üretiyorum. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Sanat ve Tasarım bölümünde yüksek lisans yapmanın yanı sıra yarı zamanlı olarak BAYETAV Sanat bünyesinde çalışıyorum. Kendimi ifade etmek için farklı medyumlar kullanmayı, çalıştığım konuya göre bu medyumları sentezlemeyi seviyorum. Yeni bir şey keşfetmenin ve öğrenmenin getirdiği heyecan, bana disiplinlerarası çalışma ve araştırma motivasyonu veriyor.


GSF 2024 döneminde üretimler “merak” temasında yapılıyor. Projenin tema ile ilişkisinden bahseder misin ve sende uyandırdığı fikirlerden bahseder misin?


Uyurgezer’i bir kart oyunu gibi tasarladım. Oyun oynamak insan doğasının ve insanın merak duygusunun yadsınamaz bir parçası. İzleyicinin katılımcı olduğu yerleştirmeyle oynayanlar bilinçdışına ve tekinsiz nesnelere olan merakı gidermeyi, belki de kendileriyle ilgili bir gizemi çözmeyi çalışacaklar. Bu bakımdan Uyurgezer’in hem işleyişi hem de kavramsal çerçevesi merak temasıyla ilişki kuruyor.


Açılış etkinliklerinin sürece katkısı oldu mu? Proje süreci nasıl gidiyor, beklediğin gibi mi, çalışmanda değişiklikler oldu mu, olduysa nasıl bir değişim ihtiyacı hissettin? (Etkinlikler perspektifini etkiledi mi…)


“Daydream” ya da diğer adıyla “Uyurgezer” yıllardır hayalini kurduğum bir projeydi. Belki de kafamda çokça kez yerleştirdiğim bir proje olduğu için işleyişinde pek bir değişiklik olmadı. Ancak etkinlikler projeden bağımsız olarak üretim sürecime oldukça katkıda bulundu. Diğer yararlanıcılarla tanışmak, hepsinin ayrı ayrı projelerini dinlemek, ilişkiler geliştirmek çok güzeldi. ALİKEV GSF genç sanatçının ihtiyaçlarına kulak veren, çözüm arayan bir platform sunuyor bize. Etkinliklerden sonra kendimi eksik gördüğüm alanlarda ayaklarımın daha iyi yere bastığını gördüm. Sürdürülebilir bir iletişim ağı kurabilmenin sanat çevresinde ne kadar değerli bir şey olduğunun farkına vardım. Üretirken çoğu zaman kendi başımıza kalıyoruz, seninle ortak kaygılara sahip insanlara danışabilmek çok kıymetli.


Bu proje kapsamında ürettiğin işte ele aldığın temel temalar veya tekrar eden imgeler var mı? Seni bu unsurlara yönlendiren şeyler neler oldu?


Tekinsizlik hali projenin ve benim çalışmalarımın temelini oluşturuyor diyebilirim. Üretim pratiğimde arada kalma, muğlak olma, tekinsiz olma halleri hem çalışma motivasyonumu oluşturuyor hem de çalışmalarımın kavramsal çerçevesinde bir şekilde kendini gösteren bir kavram olarak tekrar ediyor. “Uyurgezer” şimdiye kadar tuttuğum tekinsiz arşivinden çıkan nesneleri içeriyor; bu nesneler rüya notlarımın, çektiğim fotoğrafların, okumalarımın bir derlemesinden oluşuyor. Bu sebeple diğer çalışmalarımda da mutlaka Uyurgezer’in içinden bir detay kendini gösterecektir.


Projende tercih ettiğin teknikler veya malzemeler özel bir anlam taşıyor mu? Bu materyalleri kullanmanın esere katkısı nedir?


Bu çalışmayı iki formatta hazırladım; biri mekânda yerleştirme şeklinde süresiz olarak sayısız oyuncuyla oynanabilecek bir versiyon, diğeri de düz bir yüzeye sahip her yerde, tek başına oynanabilecek bir kutu oyunu şeklinde. Oynanabilir bir çalışma yapmak, benim kontrolümden çıkarak nereye gideceği bilinmez bir tekinsizliğe sahip oluşuyla tekniği ve konusu arasında bir ilişki oluşturuyor. İki versiyonda olması ise toplumsal ve bireysel kaygıları gün yüzüne çıkarıyor.


GSF’de genç sanatçılar için ne gibi fırsat ve imkanlar görüyorsun?


Geçtiğimiz soruda birazını cevaplamış oldum sanırım :) Bizi yan yana getirerek aslında geniş bir coğrafyaya yayılmış bir komünite yaratmış oluyorlar. Bu ilişkiyi sürdürebilme, sürdürmeyi öğrenme ve yeni oluşumların önünü açma imkânı sunuyor. Aynı zamanda genç sanatçılar için kariyerinde önemli bir yol gösterici olarak rol alıyorlar, profesyonelleşmelerine yardımcı oluyorlar ve bu desteğin devam eden süreçte de olmasına özen gösteriyorlar. Kariyerinin başındaki sanatçıların hayal ettikleri ama bütçe ve lojistik sebeplerle gerçekleştiremedikleri projelerini gerçekleştirip, sunabilmeleri için kucaklayıcı bir fırsat.


Daha önce kurumlarla çalışma (sergi, yarışma, hibe vb. şekillerde) deneyimin oldu mu? Sergi, yarışmalara katılmış mıydın? Yanıtın evet ise; Sence kurumlar genç sanatçıları nasıl destekleyebilir? Ne yaptıklarında desteklemiş olurlar? Kurumlar gençlerle çalışırken nelere dikkat etmeli?


Evet, öğrenciliğimin son yıllarından itibaren çeşitli sergi ve projelerde yer aldım. Odeon Pergamon ile yürütülen “Geceyi Yürümek” sergisi, KABO “Birlikte” projesi ve Ordu’da gerçekleşen “SİS Konuk Sanatçı Programı” bunlardan birkaçı. Diğer sorulara gelecek olursak; sanat çevresinde sürdürülebilir iletişim ağları oluşturmak, genç sanatçıların kendilerini tanıtmasına yardım etmek, bunun için güvenli bir alan oluşturmak gerekiyor. Sanatçının haklarını, uygulaması gereken temel prosedürleri, aslında akademik hayatta konusu açılmayan ancak deneyim kazandıkça öğrenilen detayları giriş bölümü niteliğinde bile olsa öğretebilmeliler. Henüz kariyerinin başında olan sanatçıların deneyim eksikliğini suistimal etmeden, yol gösterici bir pozisyonda bulunmaları gerektiğini düşünüyorum. ALİKEV bu hassasiyeti gösteriyor ve ihtiyaç duyulan güvenli ortamı sağlıyor.


Son olarak söylemezsem olmaz dediğin bir şey var mıdır? :)


Her türlü desteğiniz için teşekkür ederim. Umarım gelecekte GSF’den faydalanacak diğer sanatçılar için de öğretici ve keyifli bir süreç olur.

Blog Yazıları

Haberler & Güncel Bilgiler

Bekleyin...