Aybüke Sanuç & Zeynep Ayta Söyleşisi
11.12.2024
Kayıt-sızlık / Video Enstalasyon Sizi biraz tanıyabilir miyiz? Aybüke Sanuç ve Zeynep Ayta kimdir? Bu aralar neler yapıyorsunuz? AYBÜKE SANUÇ: Merhaba ben Aybüke Sanuç, video-art ve kolaj üretimlerimin yanı sıra fotoğraf merkezli pratiğimi; öznenin, gündelik yaşantısında öngörülemez anlar odağında sürdürüyorum. Lens tabanlı bir sanatçı olarak çeşitli film formatları ile karşıtlık ve uyum arasındaki imgeninin absürtlüklerine odaklanarak nesneleri görselleştiriyorum. Bununla birlikte sanatsal pratiğimin dışında da Zilberman’da program yöneticisi olarak araştırmalarımı devam ettiriyorum. ZEYNEP AYTA: Merhaba, ben de Zeynep Ayta. Sanat pratiğimi fotoğraf odaklı olarak sürdürüyorum. Psikoloji eğitimimden de beslenen çalışmalarımda, hem kendi iç dünyamdaki duygu ve düşüncelerimi hem de çevremdeki ekosistemi, benzerlik ve karşıtlıklar üzerine irdeliyorum. Gerçek dünyadan yola çıkarak ürettiğim görseller üzerinde kimi zaman grafik müdahalelerde bulunarak farklı anlam arayışlarını beslemeye çalışıyorum. Sanatçı kimliğimin yanı sıra kültür yönetimi ve politikaları ile ilgileniyor ve halihazırda bu alandaki yüksek lisans eğitimimi sürdürüyorum. GSF 2024 döneminde üretimler “merak” temasında yapılıyor. Projenizin tema ile ilişkisinden ve sizde uyandırdığı fikirlerden bahseder misiniz? kayıt-sızlık projemiz ile merak temasını, güncel politik olaylar ekseninde ele alıyoruz. Yine birlikte sürdürdüğümüz diagno.zine adlı fanzin projemiz ile kültür-sanat sektörünün görmezden gelinen yanlarını hatırlatmaya çalıştığımız gibi kayıt-sızlık projesi ile de maruz bırakıldığımız yaşam koşullarına karşı olan tepkisizliğimizi görselleştiriyoruz İçinde bulunduğumuz politik düzenin yarattığı olumsuzlukların her geçen gün derinleştiği bu dönemde, toplumsal duyarlılığımızın giderek zayıfladığını gözlemliyoruz. Politik olaylara olan ilgisi yüksek bir toplum olmamıza rağmen, politik eylemler konusunda ise adeta bir katatoni halindeyiz. Bu kolektif eylemsizliğin temelini bir tür “meraksızlık” olarak tanımlıyoruz: Hem bireysel yaşamlarımız dışında olan bitene, hem de içinde bulunduğumuz koşulların olası alternatiflerine karşı duyduğumuz merakı yitirmemizin bir sonucu olarak değerlendiriyoruz kayıtsızlığı. Daha önce kurumlarla çalışma (sergi, yarışma, hibe vb. şekillerde) deneyiminiz oldu mu? Sergi, yarışmalara katılmış mıydınız? Yanıtınız evet ise; Sizce kurumlar genç sanatçıları nasıl destekleyebilir? Ne yaptıklarında desteklemiş olurlar? Kurumlar gençlerle çalışırken nelere dikkat etmeli? Bireysel ve sanatçı ikilisi olarak çeşitli ulusal ve uluslararası grup sergilerine, festivallere katılma fırsatımız oldu ancak ne yazık ki genç sanatçılar olarak yaş, arkaplan ve deneyim açısından pek çok bariyerle karşılaşıyoruz. Sanatçıların katıldığı isimleşmiş sergilerin, gerçekleştireceği projelerin önüne geçmediği genç sanatçı fonlarının ve açık çağrılarının artmasını umuyoruz.
Toplumsal kayıtsızlık temasının görselleştirilmesinde, Acil Durum Eylem Planı Yönergesi ile yola çıktık. Bu yönergeler hepimizin aklına kazınmış olsa da çeşitli felaket senaryoları ile karşılaşıldığında uygulanabilirlikleri oldukça zor. Okul yıllarında öğretilmiş olanın faydasızlığını, ortak hafızamızda yer edinen bir nostalji simgesi aracılığı ile eleştiriyoruz. Klasik bir yönerge afişinden esinlenerek ürettiğimiz videoların eski televizyon ekranlarında izlenmesi; yıllardır hafımızda öylece duran ve hepimize öğretilmiş olan ortak eylemleri çağrıştırabilmesi noktasında önemli bir rol oynuyor. Karşı Sanat'ta yer alacak video enstalasyonumuzun ikinci ayağını ise Yeldeğirmeni bölgesinde yer alan Uzun Hafız Sokak’ta bir yerleştirme ile tamamlamayı planlıyoruz. 'Eylemsizlik yönergeleri’ olarak adlandırdığımız afişleri kamusal alanda sergileyerek, günlük yaşantımızdaki kayıtsızlığa bir müdahalede bulunmayı hedefliyoruz.
Günlük yaşamdaki duyarsızlık ve kayıtsızlığımızı ele alırken ironik bir yaklaşım benimsedik. Bu tutumumuz, ikimizin de sanat pratiğinde öne çıkan bir unsur olan karşıtlık imgelerinden besleniyor. Takip edilmesi gereken yönergelerin faydasızlığını ve eylemlerin yapılış biçimindeki anlamsızlığı, zıtlıklar üzerinden vurguluyoruz. Böylece karşıtlıklar, hem tematik hem de görsel düzeyde, toplumsal kayıtsızlığın absürtlüğünü ortaya koyuyor. |
Bizden Haberler
© 2024 ALİKEV GSF. Her hakkı saklıdır. Yasal Şartlar
İçeriğin sorumluluğu tamamıyla ALİKEV'e aittir ve AB’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.