Ecre Begüm Bayrak ile Söyleşi Yaptık!

#GençSanatçıFonu 2023 dönemi yararlanıcısı Ecre Begüm Bayrak ile GSF üzerine konuştuk. ✨

"Yağmurlar Yağdığı Zaman" Sinema, 2023

Seni biraz tanıyabilir miyiz?  

Adım Ecre Begüm Bayrak. 22 yaşındayım. İstanbul Üniversitesi Radyo,TV ve Sinema bölümünden bu yıl mezun oldum. Daha önce senaryo danışmanlığı, reji asistanlığı, sanat asistanlığı, çeşitli kısa filmlerde yardımcı yönetmenlik ve görüntğ yönetmenliği yaptım. Çekmiş olduğum 1 uzun 2 kısa film, bir de gözbebeklerim olan 2 senaryom var ???? Şu anda bir yapım şirketinde yaratıcı yapımcı asistanı olarak çalışıyorum.

Şu sıralar hep yaptığım gibi bir yandan çalışırken bir yandan da kendi projelerim için fikirler üretiyor/ bu fikirleri hayata geçirmeye çalışıyorum. Aktif olarak yazdığım 3 senaryom ve çekmeye çalıştığım bir teaserim var. Hem bir işte çalışıp hem kendi işlerimi yazmak, boş zamanlarda bunları hayata geçirmek biraz yoğunluğa yol açıyor tabii. İş ve aşkı bir arada yürütüyorum diyebilirim bu konuda ????

GSF 2023 döneminde üretimler “Tanıklık” temasında yapılıyor. Projenin tema ile ilişkisinden bahseder misin?

Yağmurlar Yağdığı Zaman bence baştan aşağı “tanık olma”nın kendisinden oluşuyor. Projenin eğildiği 2 konu, “Ermeni olmak” ve 90’larda yaşanan gözaltı kayıpları, birebir tanık olmanın ve aslında “kaybolan tanıklıkların” en kilit noktalarından. Her iki konuda da, tanık olunan olayın kendisinin tanıklığını kendisinden sonrakine aktaracak öznenin kaybı söz konusu. 1915 Ermeni Tehcirinde de, 90’lı yılların bütün o karanlığında kaçırılarak işkencelerde katledilen, gözaltında kaybedilen insanların da tanıklığını yapacak “bütünlüklü” bir özne tam olarak yok, çünkü olay ve olgularla birlikte, tanıkların kendileri de bizatihi yok edildi. Bizlere o günlerden, o olaylardan aktarılan her şey yok edilmiş gerçek tanıkların tanıkları; bizlere tehciri, Türkiye’de Ermeni olmayı, bir evladın, bir babanın, bir kardeşin, bir annenin, bir arkadaşın kaybedilişini bizlere aktaran, sorgulatan, anlatan, anlatan ve hep anlatan. Bütün bunların yeni tanıkları bizleriz; bizlerden sonra aktarabileceğimiz insanlar, onlardan sonrakiler. Geçmişin tanıklığını yok edilen öznenin ağırlığı ve sorumluluğuyla yaparken, benzer şekilde bambaşka olaylara tanık olmaya devam ediyoruz. Üzerimize düşen, tanıklığın farkına varmak, bizlere anlattıkları gibi bizden sonrakilere anlatmak, yüzleşmek, sorgulamak ve bütün bunlarla hesaplaşabilmek.

Açılış etkinliği nasıldı? Sürece katkısı oldu mu? 

Etkinlikler kesinlikle çok güzel, çok verimliydi. Açılış etkinliği hem proje üzerinde fikir üretim sürecime, hem de pratiğime büyük fayda sağladı. Süreç iyi gidiyor, bizlere verilen bu imkanı en efektif şekilde kullanarak yapabileceğim en iyi işi yapmaya çalışıyorum. 

GSF’de sanatçılar için ne gibi fırsat ve imkanlar görüyorsun?

GSF bizler için, yani sanat hayatının henüz başında, bir nevi her yolu deneyen, “savrulan” ve neyi nasıl yapacağını tam olarak kestiremeyen genç sanatçılar için bir yol haritası bence. Bizlere haklarımızı, ilerlemek istediğimiz yolda nasıl ilerleyebileceğimizi, bu yolda karşımıza çıkan zorlukları nasıl aşabileceğimizi/ fırsatları nasıl değerlendirebileceğimizi imleyen bir yol haritası gibi. Bu yüzden pek çok şeye imkan- fırsat veren bir yapısı var. 

Daha önce kurumlarla çalışma (sergi, yarışma, hibe vb. şekillerde) deneyimin oldu mu? Paylaşmak ister misin?

ALİKEV GSF benim ilk hibe-sergi deneyimim. Bu yüzden bu konuda pek bir şey söyleyemeyeceğim ???? 

GSF’ye başvurmak için 3 sebep söyler misin :) 

1. Emeğimin her ne olursa olsun takdir edileceğini, herhangi bir sebeple küçümsenmeyeceğini, sömürülmeyeceğini bilmek.
2. Sevgili Ali İsmail’in düşlerindeki özgür dünyayı kurmak için, hep birlikte, sanatla, bir arada mücadele etme isteğimiz.
3. Çok tatlı olmaları!